CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 24 KASIM 2008 PAZARTESİ
4 HABERLER
2000’Lİ YILLARDA
ERDAL ATABEK
Çocuklarımıza Neler Yapıyoruz?...
Küçük çocuklara yapılan cin-
sel girişimler ‘pedofili’ olarak
adlandırılar.
Pedofili ruh hastalığı kitapla-
rında ‘cinsel sapkınlıklar-parafili-
ler’ bölümünde yer alır.
Nedenleri üzerinde durulur,
neler yapılacağı tartışılır, önem-
li bir konudur.
Hüseyin Üzmez olayının yan-
kıları doğal olarak sürüp gidiyor.
İslami kesimin bu olayı ‘biz-
dendir, harcatmayız’ mantığıyla
savunmaları da ibret vericidir.
Üstelik, küçük yaştaki kız ço-
cuklarının eş olarak alınabilece-
ğine ilişkin savunmalar dinin na-
sıl kullanılabildiğine de örnek
oluşturuyor.
‘Bizdendir, harcatmayız’ man-
tığıyla savunulan sapkın cinsel tu-
tumlara eklenen yolsuzluklar da
ülke yönetiminin içine düştüğü
durumun aynalarıdır.
Ama nelerin ortaya çıktığına da
bakalım.
Küçük yaştaki kız çocuklarına
cinsel saldırıların ardı arkası ke-
silmiyor.
Evden kaçan 13-14 yaşların-
daki iki kızın tanıştığı birisi kızla-
rı başkalarına da peşkeş çekiyor.
Bir ilköğretim okulunun kız
öğrencilerine biraz daha büyük
erkek öğrenciler tecavüz edi-
yorlar.
Haberin biri bitmeden öbürle-
ri ortaya çıkıyor.
Daha kim bilir basına yansı-
mayan, hatta kimselerin haberi
olmadan ülkenin nerelerinde ne-
ler yaşanıyor?
Bu arada cep telefonlarının
ne işlere yaradığı da ortaya çıkı-
yor.
Birisinin kandırdığı kız çocu-
ğuna yaptığı tecavüz olayı cep te-
lefonuyla görüntüleniyor.
Bu görüntülerle küçük kız teh-
dit edilerek başkalarıyla ilişkiye
zorlanıyor.
Arkadan bir sürü kepazelik
sürüp gidiyor.
Zincir bir yerde kopup da iş or-
taya çıkarsa ne âlâ.
Yoksa bu işler sürüp gidiyor.
‘Freud’a Ne yaptık da Çocuk-
larımız Böyle Oldu?’ diye bir ki-
tap var.
Çocukların tutumlarının de-
ğişmesini konu olarak alıyordu.
Asıl bizim toplumumuza uyu-
yor bu söz: ‘Freud’da ne yaptık
da küçük kızlara saldırır olduk?’.
Nedir bu durum?
Ne oluyoruz? Nereye gidiyo-
ruz?
‘Küçük kızlar da evden kaç-
masaydı, oh olsun, başkalarına
ders olsun’ mu denilmeli?
Küçük bir kızın yanlışını görüp
elinden tutup evine götürecek
vicdan sahibi insan kalmadı mı?
Yetmişini aşmış azmışlara kü-
çük kızları ‘münasip görmek’ ye-
rine, ‘efendi efendi, geç yerine de
edebinle otur’ diyecek bir Müs-
lüman kalmadı mı?
Bu memleketin çocuk doktor-
ları ayağa kalkmıyor mu?
Bu memleketin eğitimcileri asıl
bu konuda neden konuşmuyor?
Ülkemin çocuk ve ergen psi-
kiyatrlarını göreve çağırıyorum.
Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı
Derneği (ben de onur üyeleriyim)
görüşlerini her yolla açıklamalı.
Bu memleketin yöneticileri ne-
rede?
Susmak, oralı olmamak, al-
dırmamak suçun ortağı olmaktır.
Bu suça ortak olmayalım.
Bu gidişe sessiz kalmayalım.
Belçika’da yaşanan bir küçük
kız tecavüzü olayında 300 bin ki-
şi beyaz bayraklarla sokaklara
döküldü.
Beyaz bayraklar masumiyet
çağrısıydı.
Namus namus diye tepin-
mekle namus korunmaz.
Namus böyle olaylarda ortaya
çıkar.
Dürüstlük böyle durumlarda
gereklidir.
Din iman işte bu olaylarla öl-
çülür.
İnsanlarımız bu olaylara ‘hayır’
demelidir ve bunu kanıtlamalıdır.
Ülkemiz bu utançtan kurtarıl-
malıdır.
Hepimize düşen görev budur.
erdalatak@gmail.com, erdalatak@superonline.com
www.erdalatabek.com
Sezer’den CHP’ye
‘çarşaf’ eleştirisi
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - DSP Genel Başkanõ Ze-
ki Sezer, CHP’nin “çarşaflı”
açõlõmõna, “‘İnançlara saygõlõ
laiklik’ dedik diye bizi irticacı
olmakla suçlayanlar, bugün
kara çarşafa rozet takar hale
gelmişlerse düşünmeleri la-
zım” dedi.
DSP’nin 23. kuruluş yõldönü-
mü, Büyük Ankara Oteli’nde dü-
zenlenen törenle kutlandõ. Sezer
törende yaptõğõ konuşmaya, es-
ki Başbakan Bülent Ecevit’i
anarak başladõ. Sezer, “Ümü-
ğümü sıktırmam diye diye bu
milletin ümüğünü sıkan
AKP’dir. AKP’yi gönderme
zamanı gelmiştir. AKP’yi gön-
derecek olan da sözüm ona
muhalefet koltuğunda oturup,
tavırlarıyla AKP’yi destekle-
yenler değil, tabii ki sizler,
demokratik solculardır” dedi.
Türkiye’ye iki kutuplu bir siya-
setin dayatõlmaya çalõşõldõğõnõ,
iktidarõn da muhalefetin de hal-
kõn sorunlarõna çözüm ürete-
mediğini ileri süren Sezer, “Bu
siyaseti yaratanlar Türkiye’yi
umutsuzluğa sürüklüyorlar.
Al birini vur ötekine” görüşü-
nü dile getirdi. DSP Parti Mec-
lisi bugün toplandõ. TÜRMOB
Başkanlõğõ’na seçilen Masum
Türker’in yerine yeni genel
sekreter seçilecek. PM’de ayrõ-
ca partiden ayrõlan ya da ihraç
edilenlere dönük “af” da görü-
şülecek. Daha önce partiden ih-
raç edilen Şişli Belediye Başkanõ
Mustafa Sarıgül’e de dönüş
yolunun açõlmasõ bekleniyor.
DSP’nin Sarõgül’ü Şişli’den be-
lediye başkan adayõ göstermeyi
planladõğõ öğrenildi.
DSP’nin 23. kuruluş yõldönümü kutlandõ
İstiklal Caddesi’ndeki Emek Sineması’nın önünden ıs-
lık ve alkışlarla Galatasaray Meydanı’na yürüyen Emek-
çi Kadın Komisyonları üyeleri, “Hüseyin Üzmez’ler sis-
temin gerçek yüzü” yazılı dövizleri taşıdı. Gülistan Kopatan
tarafından grup adına yapılan açıklamada, “Devlet ku-
rumlarının hazırladığı istatistikler kadına yönelik şidde-
tin ulaştığı boyutu göstermeye yetiyor. Dahası, Üzmez ör-
neğinde olduğu gibi erkek egemen anlayışın ürünü yasa-
lar tarafından da kadına yönelik şiddet, taciz ve tecavüz
meşrulaştırılıyor” dedi. (Fotoğraf: SERKAN YILDIZ)
‘Şiddet ve tecavüz meşrulaştırılıyor’